Haberler
KONUK: DÜNÜN YAVAŞ DÜNYASINDA HABERLE TOPLUMU BULUŞTURAN GAZETECİLERİN BUGÜNÜN İLETİŞİM ÇAĞINDA MESULİYETLERİ DAHA AĞIRDIR; BİLGİ KİRLİLİĞİ İÇİNDE DOĞRULARI ÖNE ÇIKARMAK, GERÇEKLERE SAHİP ÇIKMAK
Genel Başkan Recep Konuk, Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında, çalışan gazetecilerin gününü kutladı
KONUK; HER KLAVYENİN DOĞRU YANLIŞ HABER ÜRETTİĞİ BİR ÇAĞDAYIZ, DOĞRUNUN YANLIŞI HÜKÜMSÜZ KILMASI İÇİN GERÇEĞE SADIK, İLKELİ GAZETECİLERE MUHTACIZ
 
KONUK; HER KLAVYENİN DOĞRU YANLIŞ HABER ÜRETTİĞİ BİR ÇAĞDAYIZ, MANÜPLASYONLARLA SAVRULMAMAK İÇİN GERÇEĞE SADIK GAZETECİLER EN BÜYÜK TEMİNATIMIZ
 
“Dünün dünyasında toplumu birbirinden ve hadiselerden haberdar eden gazetecilerin mesuliyetleri arasına, iletişim çağında yani bugünün her klavyenin doğru yanlış haber ürettiği, üretebildiği, gerçeklerin yanlış, yalan ve yönlendirme paylaşımlar içinden cımbızla ayıklanabildiği bir çağda yeni bir mesuliyet eklenmiştir; doğruları ve gerçekleri parlatıp görünür kılabilmek. Doğruların yanlışları hükümsüz kılması, manipülasyonlarla toplumsal savrulmalar yaşamamak için gerçeğe sadık, ilkeli gazetecilere hem muhtacız hem de mesleğine sadık gazeteciler en büyük teminatımız” diyen PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, gazetecilerin günümüz dünyasında önemi tartışılmaz ve işlevsel açıdan en etkin ancak çok zor ve meşakkatli bir görevi yerine getirdiğini vurguladığı 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında, çalışan gazetecilerin gününü kutladı. 


 
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında, iletişim araçlarının çeşitlendiği ve çoğaldığı günümüzde gazetecilerin ve gazeteciliğin öneminin azalması bir yana gazetecilerin ve gazeteciliğin daha da önemli hale geldiğini belirten 25. ve 26. Dönem AK Parti Karaman Milletvekili ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, “günümüzde iletişim çeşitlendi. Haber ve bilgiye erişim kolaylaştı, hızlandı. Toplum hayatı açısından bunun hem faydalı hem mahsurlu yönleri var. Bilgi ve haber hızlı yayılıyor, ancak manipülasyon amaçlı, kaos amaçlı yalan haberler, sansasyonel kurgu haberler de hızlı yayılıyor. Toplumsal tepkiler hızlı geçekleşiyor, kanaatler hızlı oluşuyor, hükümler hızlı veriliyor, fikirler, kanaatler çabuk şekilleniyor. Yanlış bilgi, haber dakikalar içinde zihinleri işgal ediyor, doğrunun sis perdesini yırtıp kendisini göstermesi için günler, haftalar yetmiyor. Kurumların, kişilerin, toplum kesimlerinin, şirketlerin, markaların itibarı, hakları, onurları etkileşim çılgınlığına feda edilebiliyor.  Hızlı yaşanan bu iletişim çağında yanlışların arasından doğruları parlatabilmek, gerçekleri görünür kılabilmek ve toplumu, milletimizi aydınlatmak için yegâne gücümüz ilkeli ve doğruların yanında olan gazetecilerdir. Bu açıdan günümüz dünyasında gazetecilerin sorumluluğunun üstüne bir sorumluluk daha eklenmiştir; yalan, kurgu haberler ile itibar suikastlarına sebep olan ve modern çağın medyatik virüslerine de panzehir olmak” dedi.
 
“Dünün dünyasında toplumu birbirinden ve hadiselerden haberdar eden gazetecilerin mesuliyetleri arasına, iletişim çağında yani bugünün her klavyenin doğru yanlış haber ürettiği, üretebildiği, gerçeklerin yanlış, yalan ve yönlendirme paylaşımlar içinden cımbızla ayıklanabildiği bir çağda yeni bir mesuliyet eklenmiştir; doğruları ve gerçekleri parlatıp görünür kılabilmek. Doğruların yanlışları hükümsüz kılması, manipülasyonlarla toplumsal savrulmalar yaşamamak için gerçeğe sadık, ilkeli gazetecilere hem muhtacız hem de  mesleğine sadık gazeteciler en büyük teminatımız” diyen Başkan Konuk, haberleriyle topluma ayna olan, yaşanan olayları, hal ve tavırları ortak bir zemine taşıyan, insanları birbirinden ve olaylardan haberdar eden gazetecilerin, toplumların gelecek inşasında da önemli bir role sahip olduğunu hatırlatarak, “devlet ve millet hayatının can damarlarını haber, araştırma, yazı ve yorumlarıyla sürekli açık tutan, damarların çift taraflı çalışmasını sağlayan gazeteciler; zor, meşakkatli, mesuliyeti yüksek ancak bir o kadar onurlu, bir o kadar kutsal bir mesleğin mensuplarıdır. Çünkü bu meslek, üstlendiği işlev itibarıyla zorluklar ve yokluklar karşısında yıkılmaz, eğilmez bir irade, hak terazisinden sapmayan bir vicdan, yüksek bir karakter gerektirir” ifadelerini kullandı.

Bir ülkenin kalkınmasında, üretimin artırılmasında, toplumun doğruya ve güzele yönlendirilmesinde, iyiliklerin ve güzelliklerin yaygınlaştırılmasında, yeni nesillerin milli ve ahlaki değerler ile donanımlı yetişmesi kadar ülkenin dört bir tarafında üreten, refahı Anadolu’nun dört bir yanına yaymaya gayreti içinde olanlar açısından da gazetecilerin önemli bir görev üslendiğine dikkat çeken Recep Konuk, mesajında şunları söyledi; “Türkiye bir değişim sürecinde. Gücün merkezden Anadolu’ya yayıldığı, Anadolu’nun ayağa kalktığı bir dönemdeyiz. Bugün Anadolu sermayesi düne göre daha güçlüdür. Bugün Anadolu ekonomik olarak daha güçlüdür. Bugün Anadolu düne göre sanayide üretimde daha büyüktür. Bugün Anadolu, Türkiye’nin dört bir tarafına, dünyanın dört bir ucuna engelsiz ulaşmaktadır. Birbiriyle irtibatlanan, artık ayağa kalkan, sesi daha gür çıkan Anadolu’nun medyası da düne göre daha güçlü daha etkindir. Meslek hayatlarını Anadolu’nun dört bir köşesinde sürdüren gazetecilerimizin sesi de daha gürdür. Gönlümüz Anadolu’dan yükselen bu sesin daha üst perdeden yükselmesinden, Anadolu’nun gündem belirlemede etkinliğinin ve etkisinin daha da artmasından yanadır. Bunun için yaptıklarımız var, yapacaklarımız var. Çünkü biz biliyoruz ki, Anadolu’nun sesinin desibelindeki her artış,  Anadolu’nun gündeminin ülke ve dünya gündeminde aştığı her basamak, Anadolu’nun ekonomide, ticarette mesafe alması, kalkınmanın nimetlerinden daha fazla faydalanmasının hem göstergesi hem de bu gelişimin ön şartıdır. Anadolu yükselecek ki, Türkiye yükselecek. Anadolu büyüyecek ki, Türkiye büyüyecek. Anadolu güçlenecek ki Türkiye güçlenecek. Bu mücadelede en büyük rol, yükü en ağır mesuliyet ulusal ve yerelde kamuoyuna rehberlik yapan, topluma yol çizen, karanlıkları aydınlatan gazetecilerimizindir. Bu meslek öyle bir meslektir ki, yokluk yıldırmaz, yıldırmamalı, zorluk bezdirmez, bezdirmemeli.
Zorluklara ve yokluklara rağmen gazeteci kimlikleri ile ayakta durma kararlılığından asla taviz vermeyen gazetecilerimizin; kalemlerine ve mesleki haslet ve özelliklerine kıskançlıkla sahip çıktıklarını, asla gazeteci kimliklerinden taviz vermediklerini, meslek büyüklerinden devraldıkları miras gereğince görevlerini amme hizmeti motivasyonuyla devam ettirdiklerini görmekten, bilmekten mutluluk duyuyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki, vicdanı ve kalemi hür gazetecilerin varlığı, başta tarım ve gıda sektörü olmak üzere, kalkınma ve üretim için bir motivasyon kaynağıdır, gazeteciler milletimizin en çok da tarlada, bağda, bahçede, merada yaylada alın teri döken gözden ırak olanların duyan kulağı, gören gözü, konuşan ağzı, hal tercümesini yazan elidir.
Bu duygu ve düşüncelerle, zor ancak, son derece önemli bir görevi fedakârca ifa eden; milletimizin duyan kulağı, gören gözü, konuşan dili, yazan eli ve hak terazisinden sapmayan vicdanı olan tüm gazetecilerimizin Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyor, meslek hayatlarında başarılar diliyorum.”